Zaman zaman ağlamak isteyipte ağlayamadığınız oluyor mu? Gözlerinizin arkasında sanki iğne batar gibi bir his oluyor ama gözyaşınız akmıyor mu?
Hepimizin bildiği üzere öfke, tiksinme, korku, sevinç, şaşkınlık, ve mutluluk gibi duygularımız vardır. Bu duygulara ek olarak yaklaşık 35 bin adet duygu bulunduğu belirtilmektedir. Buna ek olarak en bilinen duygular arasında yer alan üzüntü, en önemli duygular arasında sayılabilmektedir. Bunun sonucuna göre bakıldığında üzülmenin sonucu ağlamanın görülmesi oldukça normaldir. Hatta bazı araştırmalar ağlamanın gerekli olduğunu da düşünmektedir. Söz konusu ağlama aslında bakıldığında oldukça normal bir ihtiyaç olarak görülmektedir.
Her ne kadar toplumumuzda güçsüzlük olarak sembolize edildiği olsa da, aslında ağlamak güçsüzlük değil; aksine güçlü olan duygularımızı sembolize eder. Bu bazen sevdiğimiz birisinin kaybı ve yas, bazen yaşadığımız bir tartışma, tecrübe edilen bir travma, ayrılık, izlediğimiz bir filmdeki üzücü bir sahne, bazense mutluluktan olabilmektedir.
Ağlamak istediği halde ağlayamama durumunun ise birden fazla sebebi olabilmektedir. Bu sebepler fiziksel veya psikolojik olabilmektedir.
Fiziksel Nedenler
Ağlamak isteyip ağlayamamanın fiziksel nedenleri şu şekilde sıralanabilmektedir:
- Yaşanılan göz kuruluğu ciddi bir boyutta ise bireyde ağlayamama görülebilmektedir
- Şeker hastalığı
- Otoimmün rahatsızlıklar
- Bireyin rutinde kullandığı ilaç takviyeleri (antidepresan vb.)
- Hamileliğe bağlı görülebilen hormonal değişiklikler ya da dengesizlikler
- Menopoza girme ile birlikte görülen hormonal değişiklikler ya da dengesizlikler
- Yaşanılan göz enfeksiyonları
- Kontak lens kullanımı
Psikolojik Nedenler
Yukarıda da bahsedildiği gibi bazı toplumlarda ağlamak zayıflık ile ilişkilendirilmektedir. Ancak ağlama hâli aslında bir duygunun dışa vurumu olarak karşımıza çıkmaktadır. Söz konusu baskıcı bir toplumda büyüyen bir birey, zayıflık göstergesi olarak düşündüğü ağlamayı gerçekleştirememektedir.
Ağlayamamanın altında yatan psikolojik sebepler kişiden kişiye farklılık gösterebilir.
- Duygusal Baskı: Toplumda, bazı insanlar güçlü olmaları gerektiği düşüncesine sahiptir. Bu nedenle duygusal zayıflık veya gözyaşı dökme eylemi, bir kişinin kendini zayıf hissetmesine ve ağlamaya engel olmasına neden olabilir.
- Travmalar: Şiddetli travma yaşamış insanlar, travmatik olayları hatırlamak veya tekrar yaşamakla ilişkili duygusal tepkileri bastırma eğiliminde olabilirler. Bu durum, duygusal ifadeyi kısıtlayarak ağlamayı engelleyebilir.
- Depresyon: Depresyon, duygusal düşüş, ilgi kaybı, umutsuzluk ve hüzün gibi belirtilerle karakterize edilen bir ruh hali bozukluğudur. Depresyon, duygusal tepkileri bastırabilir ve ağlamayı da etkileyebilir.
- Anksiyete: Yüksek düzeyde anksiyete yaşayan insanlar, sürekli bir gerginlik ve endişe hali içinde olabilirler. Bu durum, ağlamayı da engelleyebilir veya duygusal tepkileri baskılayabilir.
- Duygusal Nütralite: Bazı insanlar doğal olarak daha az duygusal tepki gösterirler. Bu kişiler duygusal ifadelerini sınırlayabilir ve bu da ağlamayı zorlaştırabilir.
- Duygusal Blokajlar: Geçmiş deneyimler veya duygusal travmalar nedeniyle kişiler duygusal blokajlar yaşayabilirler. Bu blokajlar, duygusal ifadeleri kısıtlayabilir ve ağlamayı zorlaştırabilir.
- Kendini Koruma Mekanizmaları: Bazı insanlar duygusal olarak ağlamaktan kaçınarak, kendilerini korumaya çalışabilirler. Duygusal yaralanmalardan veya başkalarının zarar verici tepkilerinden kaçınmak için duygusal ifadeyi baskılayabilirler.