Anne-Babanın İlişkisini Gözetmek Çocuğun Sorumluluğu Değildir!

🌱 Çocuğun Üzerine Yüklenen Görünmez Roller

Bir çocuk, yetişkinlerin duygusal sorumluluğunu üstlendiğinde…

Aile içi ilişkiler, çocukların dünyayı nasıl algıladıklarını şekillendirir.
Çocuklar, anne-babalarının arasındaki çatışmaların ne nedeni ne de arabulucusudur; ancak çoğu zaman duygusal atmosferin sessiz gözlemcisi olurlar.
Bu gözlem, bazı çocuklarda zamanla bir “dengeyi koruma” refleksine dönüşür — ve bu, fark edilmeden bir tür duygusal ebeveynliğe evrilir.


🎭 Çocukluğun Sessiz Fedakârlığı

Bir çocuk, anne ve babasının arasındaki gerginliği sezdiğinde içsel bir alarm sistemi devreye girer.
Ses tonları değiştiğinde, yüz ifadeleri gerildiğinde ya da sevgi azaldığında, çocuk bu boşluğu kapatmak için bilinçsizce rol üstlenir:
sessiz kalarak, “uslu” davranarak, arabuluculuk yaparak veya aşırı uyum göstererek.

Bu noktada çocuğun temel ihtiyaçları — güvende hissetmek, sevilmek, görülmek, anlaşılmak — geri planda kalır.
Çocuk, ebeveynlerinin duygusal bütünlüğünü koruma çabasıyla kendi çocukluğundan vazgeçer.

Şema terapinin kurucusu Jeffrey Young’ın (2003) tanımladığı gibi, bu tür erken deneyimler “erken dönem uyumsuz şemalar”ın temelini oluşturur.
Çocuk, “Ancak iyi olursam sevilebilirim.” veya “Başkalarını üzmemeliyim.” gibi inançları içselleştirir.


🪞 İçselleşen Sesler

Bu görünmez roller, zamanla çocuğun iç sesine dönüşür:

“Ben hatalıyım.”
“Dikkatli olmazsam herkes üzülür.”
“Ben iyi olursam her şey düzelir.”

Bu sesler yetişkinlikte de sessizce konuşmaya devam eder.
Kişi ilişkilerinde aşırı sorumluluk alabilir, karşısındakini memnun etmeye çalışabilir ya da çatışmadan kaçınmak için kendi duygularını bastırabilir.
Bunların tümü, çocuklukta öğrenilen “duygusal ebeveynlik” kalıplarının yansımalarıdır.

Araştırmalar, parentifikasyon (duygusal ebeveynleşme) yaşayan bireylerin yetişkinlikte daha yüksek düzeyde kaygı, suçluluk ve öz-değer sorunları bildirdiğini göstermektedir (Hooper, 2007; Chase, 1999).


⚖️ Ebeveynlerin Duygusal Sorumluluğu

Ebeveynlerin ilişkilerindeki çatlakları onarmak, çocuğun değil, yetişkinlerin sorumluluğudur.
Çocuğun görevi, “aileyi iyi etmek” değil, kendi gelişimini güven içinde sürdürebilmektir.

Ebeveyn kendi duygusal sorumluluğunu üstlendiğinde, çocuk “dünyanın güvenli bir yer olduğu” duygusunu içselleştirir.
Bu, hem benlik algısını hem de gelecekteki ilişkilerinin kalitesini belirleyen temel bir duygusal öğedir.

Şema terapi perspektifine göre, ebeveynin Sağlıklı Yetişkin modu, çocuğun kendi sağlıklı yanını geliştirmesi için bir modeldir.
Çocuk; ancak ebeveyn duygularını düzenleyebildiğinde, sınır koyabildiğinde ve güvenli bir ilişki kurabildiğinde kendini güvende hisseder.


🌿 Şema Terapi Perspektifinden Yeniden Görmek

Şema terapiye göre çocuklar, temel duygusal ihtiyaçları karşılandığında sağlıklı gelişim gösterirler:

  1. Güvenli bağlanma ve sevgi,
  2. Özerklik ve yeterlilik hissi,
  3. Gerçekçi sınırlar,
  4. Kendiliğin serbestçe ifade edilmesi,
  5. Spontanlık ve oyun.

Ebeveyn kendi geçmişinde bu ihtiyaçların eksikliğini fark edip, yetişkinlikte kendi “iç çocuğu”na alan açabildiğinde, bu döngü kırılabilir.
Çocuğun üzerindeki görünmez roller hafifler, aile sistemi yeniden düzenlenir.


💬 Sonuç: İyileşme Yetişkinle Başlar

Bir çocuğun sağlıklı yetişkin yanı, ancak ebeveyn kendi sağlıklı yetişkin yanıyla temasta olduğunda gelişir.
Bu nedenle iyileşme, her zaman çocukta değil, ebeveynin farkındalığında başlar.

Çocuklukta görünmez bir yükle büyüyen biri, yetişkin olduğunda da benzer sorumlulukları taşımaya devam edebilir.
Ancak o noktada farkındalıkla söylenen bir cümle, süreci dönüştürür:

“Bu yük bana ait değil.”

Ve o an, hem çocuk hem yetişkin özgürleşir.


🔍 Kaynaklar

  • Young, J. E., Klosko, J., & Weishaar, M. (2003). Schema Therapy: A Practitioner’s Guide. Guilford Press.
  • Chase, N. D. (1999). Burdened Children: Theory, Research, and Treatment of Parentification. SAGE.
  • Hooper, L. M. (2007). The application of attachment theory and family systems theory to parentification. The Family Journal, 15(3), 217–223.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top
0

Subtotal